Bu Organizasyon ADDK – Antalya Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü Özel Latmos Dağı Kaya Resimleri, Freskleri, Manastırları, Mağara Kiliseleri, Antik Kentleri ve Karia Yolu Özel Kampıdır.
Sizin İçin Uygun Bir Tarife Hazırlanmıştır. Bu programı kaçırdığınız an bu fiyatta asla bir daha gidemezsiniz veya kendi imkanlarınızla gidersiniz. Bu parkuru oluşturulmak için kulübümüz 9 gün boyunca keşif çalışması yapmış bu bile yetersiz kalmıştır.
Bilginize sunar kaçırmamanızı tavsiye ederiz …

Karialı çoban Endimiyon’un topraklarında antik Latmos (Beşparmak) dağının eteklerinde yürüyüp binlerce yıllık neolitik kaya resimlerini keşfedeceğimiz, Erken Hıristiyanlık dönemine ait Manastır ve Freskleri görüp aynı zamanda Karia uygarlığının önemli kentlerini ve kültürlerini tanıyacağımız bir yolculuğa çıkıyoruz….

Mitolojik hikâyelere ev sahipliği yapmış olan Latmos (Beşparmak) dağının eteklerinde antik çağda körfez olan Bafa Gölünde bölgenin en güzel yürüyüş parkurunda yürüyüp 8 bin yıllık tarihe yolculuğa çıkıyoruz.


Batı Anadolu’da bilinen ilk Prehistorik (İ.Ö. 8000-5000) kaya resimleri Doğu Anadolu’daki kaya üzerine çizilerek yapılmış resimlere benzemezler. Hatta bu durum, Türkiye dışındaki bilinen kaya ve mağara resimleri için de geçerlidir. Konu ve tarz olarak Latmos / Beşparmak Dağı resimleri, eşi benzeri olmayan özgün bir resim dünyasına aittir. Kırmızı demir oksitten dövülerek elde edilmiş bir boya ile usta sanatçıların eserleridir. Bunlar. resimlerde düğün, bahar kutlaması, kadın ve aile konusu daima ön plandadır.
LATMOS DAĞI ve KARİA YOLUNUN 8000 YILLIK TARİHİNE YOLCULUK
Latmos Dağı Kamp Programı
29 Nisan – 2 Mayıs 2023
25 Mayıs – 28 Mayıs 2023
08 Haziran – 11 Haziran 2023
21 Eylül – 24 Eylül 2023
12 Ekim – 15 Ekim 2023
Not : Talebe Göre Tarihler Değişebilir …

Latmos Dağı Doğa Yürüyüşü 4 Günlük Bir Aktivite olarak planlanmıştır. FİYATLARI Kişi katılımcı sayısı Göre etkinlik tarihi yaklaşınca açıklanacaktır.

2023 Likya Yolu – Lycian Way Doğa Yürüyüşü Rotaları :

Karakaya Kaya Resmi Merkezi – Kavalan Kaya Resmi – Karadere Mağara Resmi – Çörlenasar Kalesi – Bağarcık Kalesi – Suratkaya Hitit Resmi

Heraklia Antik Kenti – Pantokrator freski – Christos freksi – İsa Mağarası Doğa Yürüyüşü

Karia Yolu ( Gökkaya Mağarası Manastırı – Herakleia ) Herakleia Antik Kentleti – İkiz adalar ) Latmos Doğa Yürüyüşü

Karia Yolu ( Karahayıt – Yediler manastırı ve Freksi – Gölyaka ( Kerdemlik ve Balıktaş Kaya Resmi ) Doğa Yürüyüşü

.

Bafa Gölü Tekne Turu ( İkiz Adalar – Medet Adası – Karga Adarı ) Gezisi araya talebe göre eklenecektir.
Rehber : Tuncer koç 0539 246 85 23
Klb. Bşk .
Kamp Programına Dahil Olan Hizmetler :

Antalya Çıkışlı Servis Ücreti

3 gece Çadır veya Pansiyon Konaklama

Sabah Kahvaltısı

Akşam Yemeği

Öğlen Sandvinç

Köylere Servis Ücreti & Çanta Transferi

*** Akşam konaklama ve akşam yemeği Kapıkırı Köyünde ( Bafa Gölü ) Kenarında Çadır veya Pansiyon, Bungalow Şeklinde olacaktır…

16 kişilik Sınırlı Kontenjan

Program :

( 1. Gün ) Karakaya Kaya Resmi Merkezi – Kavalan Kaya Resmi – Karadere Mağara Resmi – Çörlenasar Kalesi – Bağarcık Kalesi – Suratkaya Hitit Resmi ( Kısa kısa yürüyüş şeklinde olacak 15 km )

1. Gün sabah erken saatte Çavdar Köyünde kahvaltımızı yaptıktan sonra Karakaya köyündeki Kaya resmi merkezindeki kaya resimlerini göreceğiz.
Daha sonra Karadere vadisindeki Yağmur tanrısını ifade eden yörenin en güzel kaya resmi ( Karadere kaya resmi ) gördükten sonra Çam fıstık ormanının içinden Karia yolu rotasına gireceğiz . Bağarcık köyünde de küçük bir kaya resmi bulunmaktadır. Ayrıca Bağarcık Kalesi ve Çörlenasar kalesine de uğrayacağız. Daha sonra 3 km’lik Suratkaya Hitit Resminin olduğu alana gideceğiz.

*** Akşam konaklama ve akşam yemeği Kapıkırı Köyünde ( Bafa Gölü ) Kenarında Çadır veya Pansiyon Şeklinde olacaktır…

( 2.Gün )
Heraklia Antik Kenti – Pantokrator freski – Christos freksi – İsa Mağarası Doğa Yürüyüşü

Latmos / Beşparmak dağının güney yamaçlarındaki rotamızda Heraklia antik kenti içinde bulunan surlarının dışına taşmış gizli mabetlerini kiliselerini içeren bu turumuzda bafa göl manzarası içinde arkeoloji turu olacaktır. Pantokrator freski, Christos freksi, İsa Mağarası latmos dağına gizlenmiş dini mekanlarını sırasıyla göreceğiz
( 3. Gün )
Karia Yolu ( Gökkaya Mağarası Manastırı – Herakleia ) Herakleia Antik Kentleti – İkiz Adalar Latmos Doğa Yürüyüşü ( 15 km )

Latmos / Beşparmak dağının ilginç kayaları burada da göle kadar ulaşıyor. İkiz adalardaki Kale çevresinde, gnays kayaların zamanla ufalanmasından oluşmuş beyaz kumlu sakin plajlar, hafta sonları, doğa yürüyüşçülerini ağırlar
Yürüyüşümüz boyunca Latmos’un ilginç kaya oluşumları ve asırlık zeytin ağaçları bize eşlik ediyor. Bafa Gölünün muhteşem manzarasını da unutmamak gerek. Büyük kaya blokları arasına gizlenmiş Latmos antik kentinin koruma duvarları karşılıyor bizi. Antik kente girmeden hemen önce erken Hristiyanlık dönemine ait Gökkaya mağarası Manastırını ziyaret ediyoruz. Sonrasında Latmos antik kentine doğru devam ediyoruz. Latmos’u M.Ö 350 lerde Herakleiaya taşıdıklarında kentten çok fazla bir şey kalmamış ancak kendin koruma duvarlarının bir kısmı halen ayakta. Kentin içerisinde başka bir Bizans freski olan Pantakrator bizi karşılıyor.
Fresk sonrasında zeytin ağaçları altında muhteşem göl manzaralarıyla birlikte Kapıkırı Köyüne dönüyoruz.
Yemek saatine kadar serbest zaman.
Halen enerjisi olan misafirler ile günü batırmak için Agora’ya yürüyoruz.

*** Akşam konaklama ve akşam yemeği Kapıkırı Köyünde ( Bafa Gölü ) Kenarında Çadır veya Pansiyon Şeklinde olacaktır…

Kahvaltı sonrası Karahayıt köyüne araç transferi. Karahayıt köyünde Balıktaş mevkisinde bulunan kaya resimleri gördükten sonra Karahayıt Köyü merkezinde başlayan yürüyüşümüz Latmos’un büyük kaya blokları arasında, asırlık zeytin ağaçları ve Bafa gölü manzarası altında devem ediyor. Büyük kaya blokları altına gizlenmiş Neoletik dönem kaya resimlerinden Kerdemlik mağarasını görüyoruz. M.Ö 5-6 binlerin ilk çeyreğine tarihlendirilen Kaya resimleri iyi korunmuş olmaları dolayısı ile Türkiye’nin en önemli arkeolojik alanları içerisinde. Neoletik kaya resmi sonrasında göl manzarası eşliğinde öğle yemeği için piknik ve dinlenme molası.
Mola sonrasında kısa bir yürüyüş ile bu sefer Bizans dönemine ait Yediler Manastırı ile karşılaşıyoruz. Beşparmak dağlarının gizemli coğrafyası üzerinde saklanmış olan manastırdan muhteşem göl manzarası görülebilir. Yediler Manastırında Mantar Şeklinde bir Kaya da harika freksler bulunmaktadır. Yediler Manastırından sonra 15.00 Gölyaka varıyoruz ve Antalya’ya dönüş.
…..

Latmos (Beşparmak) dağı;
Bafa Gölü`nün kıyısında bulunan Beşparmak dağları Türkiye`nin en güzel manzaralarına ve en zengin arkeolojisine sahip bölgelerinden biridir.
Antik çağda bu bölge Karia`nın İonya sınırındaki kuzeybatı ucunu oluşturmaktaydı. Bölgenin tarihi M.Ö. 6. ve 5. binyılın ilk yarısında tarihlendirilen geç neolitik dönem kaya resimlerine kadar dayanmaktadır.
Latmos (Beşparmak ), Anadolu ‘nun kutsal dağlarından biriydi. Dağın her yönden görülebilen doruğu, günümüzün Tekerlek tepe çok eski bir taş, yağmur ve dolayısıyla bereket kültü yeriydi. Burada Anadolu Hava Tanrısı ile yerel bir dağ tanrısı tapınım görüyordu
Latmos Orta Çağda da kutsal bir dağdı ve manastır yaşamının merkeziydi. M. S. 7. Yüzyılda Sinai ve Arabia Felix ‘ten sürülen keşişler buraya sığındılar. Buraya yapılan basit münzevi evleri zamanla manastırlara dönüştü. Şimdiye dek 13 manastırın varlığı bilinmektedir.

Bafa Gölü (Antik Latmos Körfezi)
Bafa Gölü, Ege Bölgesinin en güzel göllerinden biri. Sahip olduğu doğasıyla, manzarasıyla, çevresini saran taşlarıyla, suyuyla, çevresinde yaşayan orkideleri, kuşları ve yılan balıklarıyla, tarihiyle, efsaneleriyle ve kaya resimleriyle belki de gökyüzünde olduğu kabul edilen cennetin yeryüzündeki temsilcisidir.

Bafa gölünü anlatmak hiç de kolay değildir aslında. Bunun için en güzeli bir kaçamak yapıp kendisini görmektir. Çünkü o sadece bir göl değil kedine has bir dünyadır. Zamanın akmadığı, çiçeklerin solmadığı bir vaha.

Bafa gölü boyu yaklaşık 15 km uzunluğunda, 5 km genişliğinde bir göldür. Aslında yeni bir göldür. Çünkü yaklaşık 3000-3500 yıl öncesinde Ege denizinin en güzel körfezlerinden birisiydi. O zamanlar Latmos Körfezi olarak bilinirdi. Ancak ırmakların en kavislisi Büyük Menderesin getirdiği alüvyonlar ile zamanla dolmaya başlar ve bir süre sonra deniz ile bağlantısının kesilmesiyle göl haline dönüşür. İşte bu nedenle eskiden gemilerin uğrak yeri olan Latmos körfezi bugün İzmir Bodrum yolu üzerinde bizi bir göl olarak selamlıyor.

Eski adıyla Latmos Egenin en önemli ve zengin bölgelerinden birisiydi. Beşparmak dağlarının eteğinde bulunan bu bölge Herakleia kentine ev sahipliği yapıyordu. Herakleia kenti kısa sürede büyüdü ve gelişti çünkü Latmos’un eteklerinden Herodot’un anlattığı gibi yağ akıyordu, birbirinden leziz ege otlarının tamamına yakını burada kendiliğinden yetişiyordu. Arapsaçı, tilkişen, silcan, turpotu, iğnelik ve daha onlarcası. İnsanlar para kazanmak için de Beşparmak dağının derinliklerinde bulunan mermerleri çıkarıp satıyorlardı. Örneğin Didim’de bulunan Apollon tapınağının mermerleri Latmosun derinliklerinden getirilmişti.

Ancak zaman içerisinde Latmos körfezi dolunca Herakleia kenti önemini kaybetti. Meydana gelen çeşitli akınlar ve istilalar nedeniyle yıkılıp terkedildi. Ama o doğal zenginliklerini hiç kaybetmedi. Çünkü Latmos çok özel bir jeolojiye sahipti. Bafa gölünü bugün çevreleyen yuvarlak şekilli kayalar milyonlarca yıl öncesinde ortaya çıktı. Patlamış bir çuval gibi duran bazen de üzerinize yuvarlanacak gibi duran magmatik kayaçlar volkanik bir yapıya sahip. Gnays adı verilen bu yapılar ülkemizde çok nadir bulunuyor. Bu nedenle Bafa Gölü ve çevresi jeolojik açıdan çok önemli bir yere sahip. Jeolojik açıdan Kula Volkanı, Göreme’deki Peri Bacalarından sonra görülmesi gereken en önemli jeolojik oluşumlardır.

Bafa gölü çevresinin taşları kadar bu taşların üzerinde, arasında ya da çatlaklarında yaşayan bitkilerde çok özel. Dünyanın en güzel bitkileri olarak kabul edilen orkide türlerinin görülebileceği en zengin yerlerden bir tanesi Bafa gölü. Sahip olduğu toprak yapısı ve iklim özellikleri nedeniyle ülkemizde yetişen yaklaşık 170 orkide türünün 1/3 den fazlası Bafa gölü ve çevresinde yetişiyor. Zeytin ağacı ise bölgenin en önemli ağacı. Binlerce yıllık zeytinler gölü çepeçevre kaplıyor. Yıllardır meyve vermekten yorulmayan bu anıt zeytinler Bafa gölünü hikayesini anlatıyorlar bize.

Efsaneye göre Latmos dağının eteklerinde Endymion adında bir çoban yaşardı. Bu çoban o kadar güzel o kadar yakışıklıydı ki ay tanrıçası Selene onu görür görmez aşık oldu. O günden sonra geceleri Selene, kanatlı atların çektiği arabasına atlar Bafa gölünün üzerinden süzülerek Latmos dağının eteklerine iner ve Endymion ile buluşurdu. Bütün gece birlikte vakit geçirdikten sonra Selene evine yani gökyüzüne geri dönerdi. Ancak ne var ki Endymion bir ölümlüydü.
Selene Endymion’u çok sevdiği Endymion’u kaybetmemek için babası Tanrıların tanrısı Zeus’a yalvardı onu ölümsüz yapması için. Zeus adaletini kaybetmemek için bir ölümlüye ölümsüzlük veremezdi. Ancak kızı Selene’yi kırmamak için Endymion’a ebedi bir uykuya yatırdı. Böylece Endymion her gece rüyasında Selene’ye kavuşabilecekti. Efsaneye göre Endymion hala Latmos dağında bir mağarada sonsuz uykusuna devam ediyor ve Selene’de onu görmek için her gece Bafa gölüne geliyor.

Yakın tarihimize bakacak olursak Bafa gölü uzun yıllar boyunca balıkçılık için kullanılıyor. Kullanılıyor ama özel bir kullanım çünkü o yıllarda Bafa Gölü bir kaç ailenin tapulu malı olarak kayıtlara geçiyor. Zaman içerisinde gölde balıkçılık yapan halk ile gölün sahipleri arasında anlaşmazlık çıkıyor. Bunun üzerine hükümet özel mülk olan bu gölü kamulaştırmak istiyor. Gölün sahiplerinden Sultan Vahideddin’in torunu Hümeyra Özbaş, yine Sultan Vahideddin’in uzaktan akrabası olan ve dönemin Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk’ün eşi Emel Korutürk’ ü arayarak gölün kamulaştırılmamasını istiyor. Ancak başarılı olamıyor ve Bafa gölü 1978 yılında Bülent Ecevit hükümeti tarafından kamulaştırılıyor. Bu nedenle geçmişte özel mülkiyet olan bu göl diğer göllerden farklı bir geçmişe sahip.

Bafa gölü eskiden denizle bağlantılı olması nedeniyle tuzlu bir suya sahip ancak tuz oranı Tuz gölünde olduğu gibi yüksek değil. Bu nedenle gölde çok sayıda balık türü yaşıyor. Bafa gölünde yaşayan balıkların en önemlisi ise yılan balığı.
Geçmişte yılan balığı ile meşhur olan Bafa gölü günümüzde olumsuz çevre şartları nedeniyle artık daha az balık türü çıkıyor. Ancak füme edilmiş yılan balığının tadına pansiyonumuzda ne zaman isterseniz bakabilirsiniz. Yaklaşık 15-20 yıl yaşayabilen yılan balıkları ömürlerinin son dönemlerinde diğer yılan balıklarında olduğu gibi üremek için binlerce kilometre uzaktaki Saragossa denizine doğru göç ediyorlar.
Bafa Gölü, sahip olduğu eşsiz yapıdaki taşıyla toprağıyla, ölümsüz zeytin ağaçlarıyla, çiçekleriyle, böcekleriyle, kefali ve yılan balığı ile ve son olarak efsaneleri ile sizleri bekliyor.

• 4 Günlük Doğa Yürüyüşü Turu

• 3 gece konaklama ve kahvaltı ve akşam yemeği ve yemeklerde çay, kahve, içecekler

• Çadırda konaklamak isteyenler için Çadırlar kamp yerine kadar araçla taşınacaktır biz sadece yanımıza öğlen yemeği ve suyla yürüyüşe çıkacağız )

• Minibüs ile ulaşım ve araçla ilgili tüm masraflar
Notlar:

• Turun başlangıç ve bitiş noktası Antalya Havalimanı ve Yeni Adliye Bina Arkasındaki Otopark .

• Ulaşım bilgileri ( Uçak biletleri tur ücretine dahil değildir )

• Programdaki yürüyüşlerden bazıları uzun olmakla beraber, normal arazi şartlarında yürüyebilen herkesin kolaylıkla yürüyebileceği parkurlardır.

• Tur en az 10 kişinin katılımı ile kesin hareketlidir.

• Dış nedenlerden dolayı ADDK her zaman programda değişiklik yapma hakkına sahiptir.

• Şehir dışından Katılmak isteyenlerde katılabilir